Dün tam 3 ayı doldu kızımızın. Artık 4’üncü aya girdik.
3 günlük ayrılıktan sonra dün akşam yine kavuştuk. Ankaradan döner dönmez hemen temizlenip tıfılı kucağuma almak istedim ama biraz korktu. Yüzüm yabancı geldi. Bu durum biraz canımı sıksa da normal karşılıyorum artık. S’nin 2 gündür gece uyku süresi arttı. Dün akşam 10-11 gibi uyudu. Yaklaşık 5-6 saat deliksiz uyur oldu. Sabaha karşı annesi bir güzel karnını doyurdu ve tekrar uyudu.
Akşam bir evrağı bulmak için evrak çantasını açtım. S’nin bir sürü ultrason resimlerini gördüm. Çekmecelerdeki diğer resimleri de alıp tek bir yerde birleştirdim. Kalın bir dosya haline geldi. Ne kadar çok doktora gittiğimizi anladık ve film şeridi gibi gözümün önüne geldi gidişlerimiz.
Daha önce de bahsetmiştim, kaka sayısı da günde 3’e çıktı. S’nin büyüme hızına bakınca gerçekten mucize olduğunu düşünüyorum. 3 gün ayrı kaldım neler değişti. Bugün yüzünü inceledim S uyurken. Artık biraz daha büyümüş, yüzü kemikleşmiş geldi. Kızımız çok hızlı büyüyor. 41 kere maşallah.
Bu sabah yapmam gereken işler olduğu için biraz geç kalktım. Saat 8 gibi S hareketlenmeye başladı. Gerildikçe gerildi. Gözleri yarı açık uyuyordu. Bunu da annesinden öğrendi. Bazen sabah erken kalkıyor ve annesine bakıyor. Annesi gözlerini açmışsa agu yapmaya başlıyor. O da biraz daha uyusun diye kısık gözlerle S’yi inceliyor. Oradan kaptı galiba bunu 2 el yine yukarı doğru, öylesine huzurlu bir uyuma şekli. 9 a doğru gözler tam açıldı ve agular başladı.Altını değiştirdik beraber. Bez artık kurşun gibi ağırlaşmış ve şişmiş. Altını kapatmak isteyine tekmeler atmaya, mızmızlanmaya başlıyor. Biz kahvaltı yaparken o da arabasında bize meraklı gözlerle bakıp çığlıklar attı. Evden çıkarken öptüm öptüm öptüm kızımı.