Hayatımızdaki en büyük değişiklik kedimiz Hera oldu. Bebekken bize gelmişti ve onu dişi sanıyorduk, büyüdükçe gördük ki erkek çıktı. Adını da değiştirmek istemedik. Hera bizim hayvanlara bakış şeklimizi değiştirdi. Herkesin sevgisini kazandı. Duru eve kedi almak isterken ne iyi yapmış da ısrar etmiş diyoruz. Çok ağlamıştı, bana yalan söylüyorsunuz, almayacaksınız demesi üzerine zonda kalmış ve araştırmaya başlamıştık. Daha önce evde kedi bakmakla ilgili bir tecrübemiz olmadığı için çekindik. Özellikle çok duyuyoruz, çocuklarda alerjiye sebep olabiliyormuş vs.
Kedi bakımı aslında hiç de zor değilmiş. Veterinerler kayıt alıp aşı zamanları geldiğini bildiriyorlar. Her gidişte de tırnak kesimi, gelişimi takip ediliyor. Biz ilk zamanlar kapıları kapatıp yatıyorduk. Bu hayvanlar akşama kadar uyuyup, gece de geziyorlar. Bir kaç gün kapı açık şekilde yatıp deneme yaptık. O da gelip ayak ucumuzda uyudu, arada bir gidip dolaştı. Sabah gün doğmaya yakın gelip yüzümüze dokunuyor. Gor gor diye garip bir ses çıkarıyor. Enteresan bir gırlama sesi. Bu sevilmek istediğini genelde gösteriyor.
Dışarı çıkıp eve geldiğimizde ilk onu arıyoruz. Arabada gitmeye de alıştı, zaten uzun yol da yapmıştık yazın. Parlak siyah tüylerine dokunmak inanılmaz bir stress atıcı görevi görüyor. Herkes kucağına alıp sevmek için yarışıyor.
Dışarı çıktığımızda sokaktaki kedileri görüp çok üzülüyoruz. Bizde algı değişikliğine sebep oldu. Eskiden hiç dikkatimizi çekmeyen bu küçük hayvanlar artık gözümüze dokunur oldu. Bu sebepten arabada sokak hayvanları için mama bile taşıyoruz. Özellikle sakat olanlara yüreğimiz dayanmıyor. Kedi Hera gibi siyah ise daha bir yakınlık duyuyoruz.
Çeşmeden su içmeyi çok seviyor. Tezgah üstüne çıkıp suyu açmamızı bekliyor. Bu iyi olmadı aslında, su kabından içmeyi bıraktı. Hafta sonu merak ettik, kardeşine götürdük. Kardeş olduklarını bilmiyorlar. Eve başka bir erkek kedi gelmiş gibi görüp birbirlerine önce oyun gibi saldırdılar, sonra ısırma, pençe atma başladı. Panter, Heranın peşini bırakmadı, her hareketini izledi, fırsat buldu mu saldırdı, Hera da karşılık verdi. Panter çok fazla tüy döküyordu. internette okumuştum, tüy dökümüne sebep mevsimsel olduğu kadar mama da önemli. Biz pahalı bir mama olan Royal Canın kullanıyoruz ve hiç dökülme yok. 80 TL ortalama mama fiyatları iken bizimki 150 TL. Bu sebepten ucuzuna kaçıp mama değiştirmek istemiyoruz.
Duru kedi ile çok iyi anlaşıyor. Aralarında sanki özel bir bağ var. Biz kucağa alalım hemen inmek isterken Duru aldığında hiç direnç götermiyor. Duru onu havaya atıyor, kız elbiseleri giydiriyor, birşeyler bağlıyor, başının üstüne şapka gibi alıyor. Neler neler yapıyor, ama ne bir hırlama, ne bir pençe attığını görmedik. Ona resmen teslim oluyor.
Sınavlar
Selinin yoğun dersleri ve çalışmaları devam ediyor. Geçenlerde sınav vardı. iyi geçmemiş. Okul dışardan sınav satın almış ve herkes dökülmüş. Motivasyonları kırıldı. üstüne Matematik öğretmeni gönderildi. Telefon etti, ağlıyor. Gidip okuldan aldım. Duru beni gördü, o da gelmek istedi. Olmaz deyince voleybol oynamaya devam etti. O günün öncesinde de ağlıyordu, sordum konuşmak istememişti.
Sonrasın tekrar sınav oldu, orada başarısı arttı morali yerine geldi. Benimle artık eskisi gibi iletişim kurmuyor. Hatta bağlarımızı yavaş yavaş koparıyor. Hasta olsam gelip sormuyor bile. Eskiden herşeyi beraber yapar, konuşurken artık uzak durması bir baba için çok acı verici. Artık annesi ile konuşmayı tercih ediyor. Halbuki benim ne kadar mantıksal ve anlayışlı davrandığımı bilmesini beklerdim. Tercih meselesi diyerek saygı göstereceğim.
Duru da okulda iyi gidiyor. Durunun ergenlik durdurucu iğneleri işe yaradı. Boy uzaması arttı. Hafta sonları voleybol kursuna da başladı. Çok severek gidiyor ve yeni arkadaşlar edindi. Sınavlarında da çok başarılı. Umarım Selin gibi başarılı olur ama duygusal olarak da güçlü olur.
Eskiden kardeşimle sürekli tartışırdık. Babam dayanamaz kızardı. Genelde büyük ve erkek olan ben olduğum için ben şamar oğlan olurdum. Şimdi de benim kızlarım sürekli tartışıyor ve ben çok üzülüyorum. 2 canından çok sevdiğin kişinin kavga etmesi çok kötü. Selin ergenliğin verdiği davranışsal değişiklik ile bazen çok ağır sözler söyleyebiliyor. Duru meraklı ve soru soran bir çocuk. Odasına girdiğinde yada bir soru sorduğunda Selin genelde bağırıp, ters davranıyor. Kardeşim, şuan işim var, odamdan çıkarmısın, yada sorusuna bilmiyorum cevabını verse iş bitecek. Duru anlar ve rahatsız etmez.
Bu durum biraz da Hilmiyeden kaynaklı. Annesi de en ufak bir hatada hemen ses yükseltir. Bu aralar anneye daha yakın olunca da onun karakterini kopyalıyorlar. Ne kadar ironik durum aslında, eleştirdikleri anne davranışını kopyalamak.