Ne güzel şeydir bahar mevsimi. Bu yıl biraz garip geçti gerçi. Kışın soğuk günleri gitmek istemedi adeta. Normalde Mart sonunda başlardı çiçeklerin açması. Ama Nisan sonuna kadar devam etti soğuklar, yağmurlar. Neyse ki artık geldi diyebiliriz. kısa kollu kıyafetlerle üşümeden dolaşmak harika. 22 Nisanda doğum günüm vardı. Digital çağda doğum günlerini hatırlatma işini Facebook üslenmiş durumda. Artık kimsenin doğum günü unutulmuyor. Sağolsun arkadaşlar bir mesajla da olsa tebrik ettiler. Hilmiye pasta aldı ve güzel bir telefon hediye etti. Selin yavaş yavaş ilkokula hazırlık içinde. Okul kısa bir oryantasyon için ilköğretim binasına götürüp sınıflarını gezdirmiş. Selin bu aralar çocuk ergenliği içinde. Gözlerimizin önünde büyüyüp gelişmesi şaka gibi adeta. Hala elbise giymeyi kot pantalona tercih ediyor, yemek yemesi hala problemli, hala çok duygusal olsa da büyüdü kızım benim. Ona bisiklet almak istiyordum ama çok meraklı değil. Hatta tekerlekli paten alayım dedim ama hiç istemedi. Daha sakin şeylerden hoşlanıyor. Resim yapmak tutku haline geldi. Her Cuma resim kursuna gidiyor. Kocaman Tuvaller üzerine harika resimler yapıyor. Hatta öğretmeni onun resimlerini sergiye dahil etmek istiyor.
Karlar Ülkesi filmindeki Elsa karakteri hala favorisi. Kostümünü almıştık. Arada bir giyiyor. Duru da Arı kostümünü arada bir giyiyor. Selin için aliexpress üzerinden Çin’den Elsa’nın eldiven, saç ve tacının olduğu bir paket almıştım. Bugün kargo geldi. Selinin oyuncak istemesi bizi çileden çıkartıyor. Evde o kadar çok oyuncak bebek var ki bir dükkan açabilirim. Önceden izlediği pony karakterlerinin insan versiyonunu yapmışlar. Hemen hemen bütün karakterler var. Bir de çıkartma kitabı almayı seviyor. Sırf bu yüzden bizi zorlar AVM lere götürüyor. Hiç de ucuz şeyler değil. Bir çıkartma kitabı bazen 20TL yi buluyor. Oyuncaklar ise 50 TL den aşağı değil. Neyse ki Duruya kalacak hepsi.
Duru artık biraz daha fazla şey konuşabiliyor. Hayır en çok kullandığı kelime arasında. Haaaayı diye birşer çıkıyor. İstediği bir şeyi yapmadığımız zaman da Yaaaaaa diye söyleniyor. Anne demeyi de öğrendi ama hala annesine nenne demek daha kolayına gidiyor. Kuzen Bahar ise onun en sevdiği arkadaşı. Ne zaman dışarı çıkmak istesen Bahar diyor, ona gitmek istiyor. Normalde kime gidersek gidelim sıkılır, huysuzluk yapar, ama Bahara gitsin hiç sıkılmıyor. Hatta geçen hafta onlarda kaldık. Hiç itiraz etmedi. Bu hafta da onlar bize geldi. Teyzesi de bizde kaldı. Öğlen saatinde AkAsya AVM ye gittik. Bizim şirketin sinema etkinliğinden 2 bileti vardı. 2 de yanına aldık; Bahar, Selin, Aynut Teyzesi ve Şengül beraber girdi. Biz de Duruyu aldık alışveriş yaptık, yemek yedik. Vakit çabuk geçti.
Dün de Göztepe 60yıl parkına geziye gittik. Çok güzel biryerdi. Salıncaklar, oyun parkları, çiçekler, yeşil alanlar. Müthiş bir yerdi. Saatlerce vakit geçirdik. Sonra karnımız acıkınca Forsquare den bir Burgerci beğendik. J Burger. Hayatımda yediğim en güzel burgeri yedim. Puanının iyi olması tesadüf değil. Bizim çocuklara da içindeki etlerden verdik. Ama onlar çok yemek yemeyi seven çocuklar olmayınca problem oldu. Duru hala ağzında yemek tutuyor. Bazen suyu bile tutuyor. Selin ise çok yavaş çiğner, o yemek buz gibi olur. Acele edince de böğürür.
Selen geçen hafta hastalandı. Çarşamba günü okuldan aramışlar. Öğle saatlerinde kendini halsiz hissetmiş. Eve gelince de ateşi çıkmış. Hemen akşam hastaneye götürdük. Boğaz kültürü aldılar ama midesini bulandırdı ve etrafa kustu. Kusarken de çok ağlayıp, “Ben neden kusuyorum?” diye sormaya başladı. Kültür sonucu Beta pozitif çıktı. Yani Beta virüsü kapmış. Bulaşıcı bir virüs. Boğaz, bademcik hepsi şiş. Antibiyotik kullanmaya başladık. Ateşi artık çıkmıyor ve boğaz ağrısı da geçti. Ama bir süre daha devam edeceğiz.
Duru telefon ile oynamanın zevkini keşfetti. Evdeki android telefonu ona verdik. içinde kart da yok, kablosuz olarak internete çıkıyor sadece. Angela adında bir kedisi var oyunda. Sürekli onunla oynuyor. Elinden alınca telefonu kendini mahvediyor. Endişeli bir durum. Bu yaşta bu kadar bilgisayar oyunlarına sarmasını istemiyoruz. Telefonu alsam bizim telefonlara gidecek. Youtube üzerinden izlemeyi de öğrenmiş. Sürekli bir şeyler açıp izliyor. Selin’den öğrendi muhtemelen. Selin de Equestra Girl diye birşey açıyor.