Haftaiçi süren soğukla, kar yağışları derken güneşli bir güne hasret kalmıştık. Hele ki son 50 yılın en soğuk günlerini yaşadığımız bu günlerde. Hafta sonu da güneşli, harika bir hava varken dışarı çıkmak istedik. Özellikle Selin için iyi olacaktı. Kış geldiğinden beri eve kapandı, dışarı biraz iyi gelir dedik. Cumartesi günü Maltepe Carrefoura gittik. Biraz alışveriş…
Read Moreiyileştik
1 haftanın ardından geçen Cuma günü hepimiz iyileştik. Domuz gribi korktuğumuz gibi değildi. Geçtiğimiz yıllarda sırf bu hastalık yüzünden Medipol Hastanesinin kapısından girememiş, çok memnun olduğumuz Birol Saral’ı bırakmıştık. Bu yıl normal bir gripten farkı yok. Hatta en çabuk iyileşen grip türü bile oldu. Hepimiz içtiğimiz ilaçları kestik, gayet sağlıklıyız artık.
Read MoreHastalık yine kapımızda
Cuma günü akşam Hilmiye çok kötü durumda eve geldi. Grip olmuştu. Kendini zorlasa da Selin’e bulaşması çok gecikmedi. Pazar günü Selin de kapmıştı virüsü. Fakat Selin daha yeni hastalıktan çıktığı için biraz daha dirençli çıktı. Hala neşesi, enerjisi yerinde maşallah. Hilmiye şirket doktoruna gitmiş ve işe yaramaz birkaç ilaç almış. Hastalık gidek kötüleşti. Dün akşam…
Read MoreTamam mı
Bu aralar konuşma süresi arttıkça arttı. Artık oturup sohbet edebilecek kıvama geldi. Bazen öyle şeyler söylüyor ki bunu Selin mi söyledi diyorum. Bizden istediği şeylerin sonuna, Tamam mı? cümlesini ekler oldu. “-Baba bana portakal suyu sık tamam mı?” Televizyonda hergün Pepee izlemeye başladı. Tüm bölümlerini artık ezberledi, şarkılarının hepsini öğrendi. Ben bile öğrendim. Geçenlerde iş…
Read MoreKöprü Geçen Çocuklar
Sabahlari işe giderken görüyorum o çocukları. Minicik bedenler servis camlarına yaslanmışlar, kimisi uyumuş boynu düşmüş, kimisi uykulu. Yetişkin biri olarak hergün karşıya geçmek bana çok zor geliyor. Ama ben buna mecburum, işim Avrupada, evim Anadoluda. Evimi taşıyabilirim ama bu defa da aynı eziyeti eşim çekmek zorunda kalacak. Ama bu minik bedenler peki. Onlar mecbur mu…
Read More