Geçen hafta benim için çok zor geçti. Gece geç saatlere kadar evden çalıştım. Haliyle yorgunluk çok fazlaydı. 14 Eylül Cumartesi günü kızkardeşim geç saatte geldi. Onlarla eve gelmemiz gece 12 yi buldu. Yeğenim de iyice yorulmuştu, hemen yatıp uyuduk. Sabaha karşı 4 gibi Selin uyandı ve kusmaya başladı. Aradan biraz zaman geçti bir daha kustu. Artık sabaha doğru 3ncü ve 4ncü kusmaları oldu. Şengülü çağırdık hemen biz hastaneye gittik. Halbuki o gün sabah kahvaltı planlarımız vardı, kısmet değilmiş. Pazar günü nöbetçi doktor vardı. Selinin bağırsak faatliylerinde artış varmış, ishal olacakmış. Su kaybı ve enfeksiyon yapmış. Hemen serum takmak istediler ama bizimki biraz karşı çıktı. Gelen hemşire de minik ellerinde serum takacak bir damar bulamayınca canını çok yaktı. Hemşire biraz da tecrübesiz, sokmuş iğneyi kızımın eline içinde dolaştırıyor damar arıyor. O dolaştırdıkça zavallım da ağlıyor. Ben bakamıyorum tabi, kan tutuyor. Hilmiye çıkarın artık uyraşmayın dedi. Bize bir oda vermelerini, üst katta bebek hemşirelerine serumu taktırmak istediğini söyleyince itiraz gelmedi. Hemen üst kata çıktık. Gelen bebek hemşiresi tık diye damarı buldu ve çok acıtmadan bağladı serumu. 1 şişe serumdan sonra bizimki kendine geldi. Serum boyunca odada televizyon izledi. Ben gidip kavhaltılık birşeyler aldım. Eve döndüğümüzde artık iyiydi.
Hemen neşesi yerine geldi. Biraz çorba içti. Yunus Emre ile bol bol oynayıp şımardılar. Kardeşim, epeydir gelmek ve çocukları görmek istiyordu. Kısmet böylesine üzücü bir güneymiş. Neyse ki artık iyileşmişti. Biraz karın ağrısı dışında sorunu yoktu. Pazartesi gece çalışmam vardı. Akşamından hiç uyumadan işe gittim. işim saat 3 gibi bitti. Eve gelip yine hiç uyumadan Dilek halayı havaalanına bıraktım. Eve döndüğümde kötüleşmeye başladım. Öğleden sonra bende de hastalık aynı şeyleri göstermeye başladı. Rota virüsü gibi ishal yaptı ama fena bir ishal. Sonra baş dönmesi, mide bulantısı halsizlik. Şengül o akşam gitmedi, şevket beni hastaneye götürdü. Bir şişe serum da ben yedim, kendime geldim. ertesi gün de işe gitmedim rapor aldım. Bugün sabah dinç bir şekilde kalkıp işe gittim. Biraz karın ağrısı dışında birşeyim yoktu. Duruya bulaşmasından korktuğum için ona çok yaklaşmıyorum.
Bugün de Hilmiye kötü oldu. Sırayla birimizden diğerine atlayan birşey gibi. Hilmiye geldiğinde ishali vardı. Mide bulantısı ve halsizlik başladı. Akşam yemek yemedi. Israrlarıma rağmen ilaç içmedi. Yaptığım tostu ve çayı ağzına sürmedi. Su bile içmiyor. Böyle hastalık geçer mi. Sıtma gibi üşüme gelince şengülü çağırdım. Geldiler ama bu defa da bizimki gitmek istemedi, yattı uyudu.
Bu hafta Selini okula göndermedik. Burun akıntısı geçti. tam olarak iyileşmeden göndermeyelim dedik. Dün de arkadaşımızın kızı Derin aynı şekilde hastaydı. Kusma olunca hastaneye gidildi. Serum takılıp gönderildi. Salgın var sanki çevrede.
Duru da öksürmeye başlamıştı. Dün her ikisini birden hastaneye götürdüm kontrolden geçirdik. Selin iyileşmiş artık. Duru için de bir süre daha prospan şurup kullanacağız.
Duru bu haftalarda biraz daha hareketlenmeye başladı. Artık yürütecinde çok daha rahat. Slalom yaparak dar alanlardan bile geçip gidebiliyor. üstteki dişler iyice belirdi tavşan gibi oldu. Saçları uzamıyor sadece. Yakışıklı kızım benim. Selini de bu şekilde severdim bebekken.