Cumartesi Selin bizi 9:00 da uyandırdı. Gece boyunca sürekli uyanmış, bir ara ateşi yükselir gibi olmuş. Annesi çok uykusuzdu. Biraz oynaştık, sonra öksürmeye başladı. Hastalık yavaş yavaş kendini belli etmeye başladı. Sonra GOP’a gitmek için yola çıktık. Öksürüğün yanında birden burun akıntısı da başladı. Ertesi gün Pazar olduğu için, kötüleşebileceğini de düşünerek rotayı Kadıköy Şifaya çevirdim. Ataşehir’e hemen vardık, Keyhan Hn, ın randevusu da boştu. Bizi hemen aldı. Antibiyotik ve öksürük şurubu yazdı. Bu ilaçlar geçenkinden farklıydı. Salı günü tekrar görmek istediğini söyledi. Pek kilo almadığını gördü. Beslenmesini sordu, Mümkün olduğunca az mama çok sebze püresi, meyve ve yoğurt vermeye çalışıyoruz. Ama boyu 3cm arttmış.
Ben de biraz rahatsızım, benim de bronşlarım tıkanmış. Antibiyotik kullandım, bugün biraz daha iyiyim. Ben rahat atlatıyorum ama Selin için daha çok üzülüyorum. Küçücük ağzını yuvarlak yapıp öksürmeye çalıştıkça canım yanıyor. Bir kaç güne kadar iyileşmesini bekliyoruz. Bu doğumundan bu yana 2nci hastalanması ve son olur inşallah.
Hasta olmasına karşın hala çok neşeli maşallah. Beni gördüğünde baba baba demeye başlıyor. Bunu biraz daha bilinçli yapıyor sanki. Normalde söylemiyor. Ben yanına gidince başlıyor. Hafta sonu ona çok alıştım. Saatlerce oyun oynadık, sarıldık, vakit geçirdik. Harikaydı. Bugün haftanın ilk iş günü ve onu çok özledim.