25 Mayıs Cumartesi günü Turkcell Çocuk Şenliği vardı. Geçen yılki gibi yine Sarıyerdeki Event Garden’da yapıldı. Katılık geçen yıl gibi olmadığı için bu defa daha küçük bir alan tutulmuştu. Ama en önemli fark bu değildi. Bu yıl Melis Duru da bize katıldı, mecburen Şengül de geldi. Sıcak bir hava vardı. Bir kaç gündür İstanbul serin serin esmesine karşın orası çok sıcaktı. Güzel ve yorucu bir gün geçirdik. Selin daha çok içi hava ile şişirilen kaydıraklar ve tünellerde vaktini geçirdi. Akşam da karnım ağrıyor dedi. Akşam olup uyuduğumuz zaman gece yarısı Hilmiyenin çığlığı ile uyandım. Koşarak odaya girdim. Selin kusuyordu. Tshirtümü çıkarıp ağzını sildim. Yerler ve yatak batmıştı. Gıda zehirlenmesi ise zaten çoğunu sindirmişti. Aradan 1 saat geçti tekrar kustu ve uyudu. Karnı ağrımıyor, başı dönmüyor ve baygınlık geçirmediği için hastaneye gitmedik. Sabah olduğunda birşeyi kalmamıştı. ERtesi gün de kakasını yaparak sindirdiklerini çıkardı.
Pazar günü de Hilmiyenin hemşerilerinin pikniği vardı. Bize çok yakın olan kurtdoğmuş köyündeydi. akşama kadar orada vakit geçirdik ve eve döndük. Duruyu özelllikle çok öptükleri için hemen yıkadık.
Duru artık bir çok şeye tepki verebiliyor. Kahkahalar atıyor. Biberonu gördüğü zaman başlıyor ağlamaya. Yattığı yerden yüzüstü yada sırt üstü dönebiliyor. emiziğini kendisi çıkarıp geri ağzına koyuyor. Kanguru ile gezmek çok sevdiği şeylerden birisi. topla oynarken havaya atıp kaptığım zaman kahkaha atıyor. Abartıp hıçkırık tutuyor. Selin onunla oynadığı zaman heyecanlanıyor. Zıplayıp çığlıklar atmaya başlıyor.