Dün akşam Selin’in uyku vakti geldiğinde yataga götürdük. Hatta biraz geçmişti bile. Saat 22:00 oluştu. Yaklaşık annesiyle 1 saat yatakta kaldılar ama ne mümkün uyumuyor. Kendi kendine konuşuyor, birşeyler söylüyor. Arada Babaci dediğini duyuyordum. Bir türlü uyumadı. Hatta Hilmiye neredeyse uyumak üzereydi. Gündüz uykusunu da fazla uyumamıştı. Baktım bu olay böyle devam edecek yanlarına gittim. Boşuna uğraşmaya gerek yok, bari salonda biraz daha bizimle oyalansın dedim. Ama evin başbakanından izin çıkmadı.
Biraz yanlarında yattım. Aramıza aldık ve uyuyor numarası yaptık. Cilveleri öylesine etkiliydi ki kayıtsız kalamıyordum. Bana yönelip küçük ellerini yüzüme koyuyor ve bir kedinin masum ve etklili yalvarışı gibi “babaciii” diyor. Annesine dönüp yine aynı ses tonu ile “Anne” diye sesleniyor. Dayanamıyorum ve başlıyorum sarılıp öpmeye. Bu olay epeyce devam etti. Sonra benim dudaklarımdan birşey alır gibi yapıp annesinin dudaklarına dokunuyordu. Sonra ondan alır gibi yapıp benimkine taşıyordu öpücükleri. Hadi buna da dayan dayanabilirsen.
Belki diş çıkardığı için ağrısı vardır diye Calpol verdik. 21:30 da yattığı yatakta ancak 24:00 gibi uyuyabildi. Sonra sabah ağlama sesleri ile uyandım. Baktım saat 6:30. Hemen alışkanlık gereği mutfağa koşup süt ısıttım. Selin sürekli ağlayıp duruyordu. Sütü biraz için bıraktı, hepsini bitiremedi. Sonra çenesini yumruklamaya başladı. Dişleri çok zorlamış olmalıydı. Süt sonrası hemen bir Calpol daha verdik. Artık Hilmiyenin işe gitmek için hazırlanması gerekiyordu. Ama Selin izin vermiyordu. Şengül’e bir şekilde verdik ve onlar odaya kapandı. O arada Hilmiye gecikmeli de olsa evden çıkabildi. Ben zaten eğitime gideceğim için geç gidebilirdim. Biraz evde oyalandım, kahvaltı yaptım. Sonra hazırlanıp çıkacaktım fakat ses çıkarmamak için ayak uçlarımda yürüyordum ki küüütttt. Yüzüm kapının kenarına yapıştı. Yüzüm biraz kanayıp şişti. hemen buz koydum ve o acıyla evden çıkmaya çalıştım. Bu defada hapşırık tuttu. Selin hapşırığıma karşılık veriyordu kapalı kapı ardından. Babaciiiiii. Hemen kaçtım evden. Biraz daha kalsam dayanamaz evden çıkamazdım. Bizden sonra 1 saat daha uyumuş. Allahtan öğle saatinde 1,5 saat kestirmiş.
Bu aralar köpek dişleri çıkıyor. Uçları görünüyor şuan. Çok zorlandı bu defa kızım.
Bugün güzel haber de Yunus Emreden aldım. Yeğenim iyileşmeye başlamış. Daha önce ciğerlerinde iltihap olduğu için doktorun vurduğu antibiyotik iğneleri kurutmuş. Kuruyunca da nefes almasını zorlaştırmı. Nefes açıcı buğu ilaçları ile açmışlar ve ciğerlerindeki kurumları çıkarmışlar. Onun da yemek yeme problemi varmış. Burnu da akıyormuş. Yeğenime kocaman bir Ferrari uzaktan kumandalı araba aldım. Umarım sever. Yanına da Otribebenin burun çekeceğini alıp koydum ve otobüs ile gönderdim. Çok sevindim iyileşmesine. Allah kimseyi evladının acısı ile sınamasın.